kurumsal

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kâzım Uysal, Kütahya Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından organize edilen Biyolojik Çeşitliliğin Korunması konulu söyleşiye konuşmacı olarak katıldı.

Rektörümüz Prof. Dr. Kâzım Uysal Biyolojik Çeşitliliğin Korunması konulu söyleşide konuşmacı olarak yer aldı.

Milli Eğitim Müdürlüğü Beylerbeyi Konferans Salonu'nda düzenlenen etkinlikte, ilk olarak Kütahya Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü İbrahim Çatladan, Çevre Haftası ile alakalı katılımcılara bilgiler verdi.

Çatladan'ın ardından kürsüye gelen Rektör Prof. Dr. Kâzım Uysal, sanayi devrimi sonrası çevrenin daha da kirlendiğini dile getirdi. Uysal, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

Sevgili gençler. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı her yıl yeni bir sloganla ortaya çıkıyor. Bu yılın sloganı da 'temiz deniz temiz dünya'. Daha önce çevrenin, temizliğin, ekolojik dengenin, biyoçeşitliliğin, canlının şimdiki kadar farkında değildik. Önemini kavrayamıyorduk. Sanayi Devrimi'yle birlikte çevremiz kirlendi. Geldiğimiz noktada bıçak kemiğe dayandı. Sadece etrafımızı değil koca okyanusu kirlettik. Döndü dolaştı bize etki etti. İnsan yapımı kimyasallarla kirlenmemiş hiçbir yer yok. Bir de baktık ki kanser vakaları patladı. İnsan sağlığı ancak temiz bir çevrede mümkün. İşte bundan dolayı dünyayı gelecek nesillere bırakabilmek ve sürdürülebilir kılmak için dünyamıza sahip çıkacağız.

İnsanın sistemde bir görevi var mı? Sistemde bir faydası var mı? İnsanın önemli bir ekosistem hizmeti yoktur, üstelik zararı da çoktur. Tüm yaratılan canlıların bir ekosistem hizmeti vardır. Sistemden bir canlıyı çıkarıyoruz ve sistemde bozulmalar oluyor. Sistemden insanı çıkardığımızda sistem daha güzel olur. Onlarca çevre problemi sayabiliriz. Bu problemin nedeni de insandır. İşte Allah bu sistemi yaratırken insana pozitif ayrımcılık yapmış. Kimse ben hayvanım deyip kendisini aldatmasın. Tüm canlılar içerisinde sadece insan esere bakıp ustayı anlıyor, sanata bakıp sanatkârı anlıyor. Tüm canlılar içerisinde Allah’ı bulabilecek sadece insan vardır.

"ÇEVRE KONUSUNDA ECDADIMIZI ÖRNEK ALALIM"

Biz çiçeğe böceğe nasıl bakarız? 'Allah yarattı, mutlaka bir kıymeti var' diye bakarız. Materyalist felsefe nasıl bakıyor, madde olarak bakıyor. Hayat yardımlaşmanın sonucunda devam eder. Bitkilerin hayvanlara ettiği hizmet yardımlaşma değil midir? Hayvanların diğer hayvanlara yaptığı hizmet yardımlaşma değil midir? Materyalist felsefe 'hayat bir mücadeledir, güçlü olan hayatta kalır' prensibini savunur ve bununla ilgili çıkarım yapar. Vahşi kapitalizm bundan çıkmıştır. Biz diyoruz ki, üstünlük ne erkek olmakta ne kadın olmakta, ne Arap olmakta ne Türk olmakta, üstünlük takvadadır. Milletimizle iftihar ederiz ama üstün olmak insani değerlerdedir. Öbürü ise emrimin ileri safhasındayım sen hayvana daha yakınsın ben hayvana daha uzağım diye bakıyor. Ahiret inancı olmayan insan her şeyi yapar. Yaptığım her hukuksuzluktan, adaletsizlikten hesap vereceğim inancı insana çeki düzen verir. 

Bu dünya bir imtihan yeridir. Herkes bu dünyada imtihan olunur. Asıl hayat öbür taraftır. Mükâfat öbür taraftadır. Biz böyle bakarız. Öbür adam, ahiret yoktur, öldükten sonrası yoktur, dünyaya bir kere geldim, gelmişken bütün duygularımı tatmin edeceğim diye bakar ve dünyasını cehenneme çevirir. Bizim anlayışımızda çevreye hizmet ibadettir. Yoldan bir taşı almak mesela ibadettir. Akarsu kenarından abdest alırken israf etmeyin diyor Hz. Muhammed. Peygamberimiz dünyadaki en büyük ve ilk çevrecidir. Bu boş bir söz değildir, altı doludur. Yaklaşık 1400 yıl önce 'Kıyamet kopacak olsa bile elinizdeki fidanı dikin' diyor. Hayvana eziyet etmeyi günah sayıyor. 

Bizler Avrupa’yı örnek alıyoruz. Bir de ecdadımıza bakalım. Fatih Sultan Mehmet “Ormanlarımdan bir dal kesenin başını keserim” demiştir. Silkinmemiz ve aslımıza dönmemiz lazım. Yoksa bu gidiş doğru bir gidiş değildir. 

Çevre konusu günümüzde en hassas konu. Hedefi çevre olmayan bazı gruplar çevreci eylemlerle karşınıza çıkar. Bizim medeniyet köklerimizde, bizim dinimizde öyle alınacak dersler var ki kimseye ihtiyacımız yok. Biz mazide kaybettiğimizi arıyoruz, inşallah bulacağız. Bulduğumuzda ise dünya gün yüzü görecek. Medeniyet sahip çıkma ve Türkiye yüzyılını inşa etmek zorundayız.

Söyleşinin ardından Kütahya Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Çatladan, Rektörümüz Prof. Dr. Uysal'a hediyelerini takdim etti.

ETKİNLİKTE SIFIR ATIK SERGİSİ AÇILDI

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ve Adnan Kahveci Vakfının iş birliği ile gerçekleştirilen “Sıfır Atık” konulu Uluslararası Afiş Yarışmasında ilk ona giren ve sergilemeye hak kazanan on beş eser Kütahya Millî Eğitim Müdürlüğünün konferans salonunda Dünya Çevre Günü etkinlikleri kapsamında açıldı.

“Sıfır Atık” konulu Uluslararası Afiş Yarışmasında toplam 67 ülkeden 1317 katılımcının 2 bin 407 tasarımı içerisinden seçilen eserlerin oluştu. Yarışmanın yürütücülüğünü DPÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Levent Mercin ve Adnan Kahveci Vakfı Genel Başkanı Sn. Dr. Eyüp Kahveci gerçekleştirirken düzenleme kurulunda Prof. Dr. Uğur Atan, Doç. Dr. Doğan Arslan, Doç. Eren Evin Kılıçkaya, Öğr. Gör. Vedat Şeker, Arş. Gör. Semih Çelikçi, Arş. Gör. Büşra Çelikçi ve Gizem Can görev aldılar.