DPÜ’de Nevruz Coşkusu

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi, geleneksel olarak düzenlenen ve bu yıl Kütahya Valiliğinin himayelerinde gerçekleşen Nevruz etkinlğine ev sahipliği yaptı.

DPÜ’de Nevruz Bayramı etkinliği düzenlendi.

Kütahya Valiliğinin himayesinde Üniversitemizin Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen etkinliğe Kütahya Vali Vekili Halil İbrahim Ertekin, Kütahya Garnizon Komutanı Hv. Tuğg. Necati Gündüz, Rektörümüz Prof. Dr. Kâzım Uysal, Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Cem Algın, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Muammer Gavas, İl Emniyet Müdürü Necmettin Koç, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Murat Kırbaç, dekanlarımız, il müdürleri, akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimiz katıldı.

Saygı duruşu, İstiklâl Marşı ve Nevruz duasının ardından etkinliğin açılış konuşmasını yapan DPÜ TÖMER Müdürümüz Doç. Dr. Ahmet Uslu, Nevruz Bayramının tarihinden bahsederek "Nevruz Farsça bir kelime, malumları olduğu üzere New=Yeni, Rûz=gün, Nevruz da yeni gün demek, yeni bir yılın başlangıcı demek. Nevruz İran’ın, Turanın ve Top yekûn Orta Doğu halklarının nerede ise Adem Peygamberden beri bildiği ve kutladığı bir bayram demektir. Ağaçlar, çiçekler, böcekler bütün mahlukatın uyanışa geçtiği Nevruz, İlahi Kudret’in başka bir boyutta tecelli ettiği bir bayramdır. Tarihin derinliklerinde hayırlara, güzelliklere vesile olan bir gündür. Türkler tarafından çok eski tarihlerden itibaren kutlanan ve genelde Yeni Gün olarak adlandırılan Nevruz, Osmanlılarda da bahar bayramı ve yeni yılın başlangıcı olarak kutlanmıştır" dedi.

PROF. DR. UYSAL: NEVRUZ UYANIŞIN DİRİLİŞİN BAYRAMIDIR

Etkinlik kapsamında bir konuşma yapan Rektörümüz Prof. Dr. Kâzım Uysal, katılımcıları selamlayarak başladığı konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

Nevruz bayramı etkinliğine hoş geldiniz. Öncelikle buradaki tüm katılımcıların, aziz milletimizin ve Nevruz’u bayram kabul eden tüm milletlerin Nevruz bayramlarını tebrik ediyorum. Bu bayramın aziz milletimizin uyanışına, dirilişine ve şahlanışına vesile olması niyaz ediyorum. Sevgili misafirler, Nevruz Türk Bayramıdır. Tüm Türk dünyasında yaygın olarak kutlanır. Nevruz, Türklerin İslamiyetten önceki dönemlerinde de kutlanan bir bayramdır. Tarih boyunca farklı milletler Nevruza farklı anlamlar yüklemişlerdir. Hatta Mecusilerin ve Şamanların bayramı olduğu bile iddia edilmiştir. Biliyorsunuz, ameller niyetlere göredir. Evet Nevruz, milli bir bayramdır. Ancak kanaatimce dini itikadımıza da uygundur. Nevruz Bayramını ile ilgili düşüncelerimi beş başlık altında ifade etmek istiyorum.

1.Nevruz, bahar bayramıdır. Nevruz bayramı ile baharın gelişi kutlanır. Bahar mevsimi ise ilahi sanat eserlerinin çoklukla yaratılma ve sergilenme zamanıdır. İnancımıza göre çiçekler, ağaçlar, böcekler, kuşlar, kurtlar, kelebekler, arılar. Hasılı tüm canlılar Allah’ın taklidi mümkün olmayan antika sanat eserleridir. Bahar mevsiminde Rabbimiz kendini tanıtmak, ilmini ve kudretini göstermek için bitki ve hayvanları çoklukla yaratmakta, insanların istifadesine ve seyrine sunmaktadır. Tıpkı bir ressamın güzel resimler yapıp sergilediği gibi. Sergiyi gezenlerin takdirinden hoşlandığı gibi. Rabbimiz de tüm bahar boyunca bitki ve hayvanlardan oluşan antika sanat eserleri yapmakta ve sergilemektedir. İnsanlar da anlayışlı seyircilerdir. İnsanların bu eserleri iştiyakla ve zevkle seyretmesi yaratıcının hoşuna gitmektedir.

Kur’an-ı Kerim’de Allah’ın sanat eserlerine bakmak tefekkür etmek teşvik edilmiş ve en yüksek ibadetler arasında gösterilmiştir. Peygamberimiz de bir saat tefekkürün (eserlerinden ve yaptığı işlerden Allah’ı anlamaya çalışmak)  bir sene nafile ibadetten daha üstün olduğunu bildirmiştir. Bazı İslam âlimleri de bahar mevsimlerinde dağlarda ve bağlarda sıklıkla gezmiş ve iştiyakla ve hayretle Allah’ın antika eserlerini seyretmişlerdir. İşte Nevruz, bahar mevsiminde yaratılan eşsiz sanat eserleri olan bitki ve hayvanları görmeye istekli olmaktır. Bağları ve bahçeleri bir fuar alanı gibi görmek ve çoşku ile seyretmektir.

2.Nevruz, rızkı, bolluğu ve bereketi ifade eder. Biliyorsunuz, soğuk kış mevsimlerinde topraktan ve bitkiler eli ile gelen rızık azalır. Nevruzla beraber bitkilerin fotosentez hızları arttırılır. Bitki ve hayvanlar uyanırlar, insan için besin üretmeye başlarlar. İşte Nevruz, doğanın uyanışının, insan için çalıştırılışının farkına varmak, önemini idrak etmektir. Adeta ilahi bir şölen hükmünde olan baharın başlangıcını kutlamaktır. 

3.Nevruz, dirilişi ifade eder. Yüce Kitabımız insanın öldükten sonra tekrar diriltileceğini söyler. Bunu akla kabul ettirmek için de bahar mevsimini misal verir. Kupkuru kemik gibi odunların bahar mevsiminde haşir üstüne haşir geçirdiğini söyler. Ağaçların canlanmasını, çiçek ve yaprak açmasını, meyve vermesini insanın yeniden diriltilmesine misal olarak verir. Bahara dikkatle bakmamızı ve incelememizi tavsiye eder. İşte Nevruz, sayısız diriliş örneklerinin başladığı, insanın da tüm bunları dikkatle ve tefekkürle seyrettiği bayramdır.

4.Nevruz, sevgi ve kardeşliği ifade eder. Bizim kültürümüzde içinde yaşadığımız sistem hayat için var edilmiştir. Mesela güneş hayata hizmet eder. Yaptığı görev hayatın var olması ve devam etmesi içindir. Dünyanın dönmesi ve baharın gelmesi de hayat içindir. Bitkiler insan ve hayvan hayatına, hayvanlar ise insan hayatına hizmet ederler. İnsan, bahara ve baharda yaratılanlara bakınca ya doğrudan ya da dolaylı olarak kendine hizmet ettiğini ve hayata yardım ettiğini anlar. Varlık âleminde insan adeta merkezdedir. Canlı ve cansız tüm varlıklar insan için hizmet ederler. Bahar gelince tüm varlıklar adeta hummalı bir faaliyete başlarlar. Akılsız ve şuursuz varlıklar sanki akıllı ve şuurlu hareket ederler. Nevruzla birlikte bahar mevsiminde insan etrafında olup bitenlere bakınca Rabbinin kendini ne kadar çok sevdiğini anlar. Allah, istediği ve canlıları sevdiği için koca güneşi ve dünyayı döndürüyor, hayata hizmet ettiriyor. Allah, istediği ve insanları sevdiği için hayvan ve bitkileri insana hizmet ettiriyor. İşte Nevruzda insan etrafına bakacak ve bu manaları görecek. Bilindiğini ve sevildiğini anlayacak. Rabbini tanıma ve sevme hisleri inkişaf edecek. Yaratılan her şeyi de yaratandan ötürü sevecek. Doğaya, varlıklara ve insana karşı sevgiyle dolacak.  

5.Nevruz, ateş ve demir nimetlerine şükrü ifade eder. Ateş ve demir insanlık için çok önemli iki nimettir. Eski toplumlar bu iki nimete sahip oldukları ve iyi kullandıkları oranda ayakta kalmışlar ve varlıklarını devam ettirmişlerdir. Bu, aslında günümüzde de böyledir. Günümüzde de ateşe (veya enerjiye) ve demire (veya madenlere) sahip olan ve iyi kullanan toplumlar ileri gitmektedirler. Nevruzda ateş ve demir nimetlerinin ne kadar önemli olduğu ateş yakma ve demir dövme gibi ritüellerle ifade edilir.

Sevgili misafirler, görüldüğü gibi Nevruz aslında Müslüman Türk toplumları için de yüce manalar ihtiva eder. Bundan dolayı Osmanlı toplumunda da Nevruz büyük bir coşkuyla kutlanmıştır. Sultanların da katıldığı ‘Nevruz-u Sultani’ adında şenlikler tertip edilmiştir. Ben bu vesile ile ilahi sanat eserlerinin sergilendiği, diriliş delillerinin görüldüğü, sevgi ve kardeşlik bağlarının pekiştiği Nevruz Bayramınızı tebrik ediyor, hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum.  

ERTEKİN: NEVRUZ'LA BERABER KARDEŞLİĞİN HÂKİM OLDUĞU GÜNLER DİLİYORUZ

Prof. Dr. Uysal'ın konuşmasının ardından kürsüye gelen Kütahya Vali Yardımcısı Halil İbrahim Ertekin, 

Nevruz hepimizin bildiği gibi birçok ülkede kutlanan bir bayram. Kardeşliğe sevgiye dayanan aslında dünyanın içinde bulunması gereken durumu anlatan bir şey. Dünyada olması gereken şey birlik ve beraberlik içinde yaşamaktır. Ülkelerin Devletlerin de kendi ilişkilerinde dünyadaki kaynakları güzel adaletli kullandığımız zaman kardeşlik sevgi kalıcı hâle gelecek. Şayet bazı ülkeler kaynakları fazla kullanır bazı ülkeler hiç kullanamazsa açlık ortaya çıkacak ve kardeşlik olamayacak. Nevruzla beraber inşallah Türkiye’de, Türki devletlerde İslam devletlerinde tüm dünyada kardeşliğin, bayramın hâkim olduğu günler diliyoruz.

Bu zamanlarda Rusya - Ukrayna savaşını görüyoruz temennimiz bu bayramla bu savaşın son bulmasını da temenni ediyoruz. İnsanların bu günlerde soğukta ateş altında evsiz kalması doğru değil. Tasvip edilemez. İnşallah bu tüm dünya için kardeşlik bayramı olur. Sevgili öğrenciler sizlerin de nevruz bayramını kutluyorum. Türkiye huzurlu bir ülke Kütahya ise huzurlu bir şehir. Sizlerin Kütahya’yı sevdiğinizi biliyorum her geçen gün bizim misafir öğrenci sayımız artıyor. Şu an 83 ülkeden misafir öğrencimiz var inşallah bu sayı artacak. Sizlere tavsiyem kendinizi her açıdan geliştirmenizdir. Ve sonrasında donanımlı ve yetişmiş olarak kendi ülkelerinize dönmeniz. Tabi Türkçeyi çok iyi öğrenmenizi arzu ederiz.

Nevruzun hem ülkemizde hem dünyada yeni başlangıçlar yeni sevgiler getirmesi dileğiyle. Hepinize en içten sevgilerimi ve selamlarımı sunuyorum.

Protokol konuşmalarının ardından Üniversitemizin Halk Oyunları Topluluğu öğrencilerimiz Kütahya ezgileri eşliğinde yöresel oyunlarınızı sergiledi. Daha sonra Afganistan, Endonezya, Fildişi Sahili, Filistin, Irak, Kazakistan ve Somali'den gelerek DPÜ TÖMER'de öğrenim gören öğrencilerimiz, ülkelerinin yerel müzikleri eşliğinde dans gösterileri yaptılar.

Protokol üyelerinin Nevruz ateşini yakması ve demir dövmesinin ardından etkinlik Nevruz pilavı ikramı ile sona erdi.

Haberi Paylaş

Basın Yayın Halkla İlişkiler - 23 Mart 2022, Çarşamba / 1858 defa okundu.

Bu Kategorideki Diğer Haberler